Maraton günlerimden bir hatıra. Yüzüme bakın nasıl da mutluyum. Oldum olası şişman bir çocuk ve genç olmuştum. 9 yaşında geçirdiğim beyin ameliyatından sonra kullandığım ilaçların yan etkisiyle kilo almış tatlı bir tosuncuk olmuş ve bu durum yirmili yaşlarımın ortasına kadar böyle gitmişti. Birgün arkadaşım neden koşmuyorsun? Dedi. İyi de tam 107 kiloydum ve bu cüsseyle nasıl koşacaktım? Bende yürümeye başladım. Her akşam canım kentim Yalova'nın küçücük çevresinde elips çizerek dolandım. Bir süre sonra bu yürüyüşlerin içine kısacık koşular ekledim. 5 ay sonra 32 kilo vermiş ve artık Her akşam dolandığım o 7 kilometrelik elipsin tamamını koşabiliyordum. Yeni bedenimle kendimi muhteşem hissediyordum. Birgün avrasya maratonuna katıldım ve koşarak boğaz köprüsünden geçtim. Bu hayatımda deneyimlediğim en güzel duyguydu. Bir sefer maraton virüsünü bünyeye almıştım. Bu virüs beni Mısır'ın çöllerine, Dubai'nin ütopik şehrine, Madrid'e, Berlin'e, Roma'ya ve Hırvatistan'daki Adriyatik kıyılarına götürdü. Oralarda gezdim, tatil yaptım ve maratonlar koştum. Hepsi ayrı güzellikte deneyimlerdi.2009-2016 arası profesyonel bir sporcu gibi yaşadım. Sabahları koştum, sonra işe gidip mesai yaptım, akşamları ise salona gidip ağırlık çalıştım. Yediğime içtiğime yaşantıma dikkat ettim. Güzel yıllardı. İnsanın rutinleri olmalı. Hayatımızı rutinler üzerine inşa etmemiz gerektiğine inanıyorum. Şimdilerde her sabah bir saat yürüyorum egzersizi bırakmadım yani sadece hafiflettim. Eskiden sahip olduğum koşma olayı şimdi başka bir rutine evrildi. O da yazma. Hergün farklı içerikteki yazılarımla huzurlarınızda oluyorum. Yazmak için; okuyorum, izliyorum ve düşünüyorum. Maraton yıllarımda ki beden işçiliğim şimdi kırklarımda akıl işçiliğine evrildi. Bu durumdan mutluyum. Maraton maceralarımı ve seyahatkerimi anlattığım START isimli bir kitap bile yazdım. Birgün anılarımın ve diğer kurmaca romanlarımın sizlerle buluşacağına inanıyorum. 2017 yılından beri çeşitli kitaplarımın yayın evleri tarafından 7895 kez reddedilmesine rağmen inancımı koruyorum. Son olarak şunu söylenek istiyorum: " Neden koşmuyorsun? Bence bi dene "
Hiç yorum yok:
Yorum Gönder