20 Aralık 2023 Çarşamba

Kaya ve Uçurtma

 Yel kayadan ancak toz alır diye bir deyim var. Kamuoyuna mal olmuş kişiler basın toplantılarında sık sık bu deyimi kullanıyorlar. Kendilerinin kaya gibi sert olduklarını ve yaşadıkları problemin yani yelin ancak üzerlerinden toz alabileceğini söylüyorlar. Aklıma şu soru geliyor. Kaya gibi sert olmak zorunda mıyız? Her zaman güçlü olmak iyi bir şey mi? Özellikle erkek çocukları aileleri tarafından bu anlayışla yetiştiriliyor. " Erkek adam ağlamaz, erkek adam güçlüdür " diye. Bu kaya gibi sert olma, her daim güçlü durma hali insanları empati yeteneğinden yoksun bırakıyor. Birbirine karşı anlayışsız bireylerden oluşan sakat bir toplum yaratıyor. Kaya ve uçurtmayı düşünelim. Kaya serttir, kıramazsın zarar veremezsin. Uçurtma ise bir kaç ince çıtadan ve üzerine yapıştırılan kağıttan ibarettir. Bir uçurtmayı kolayca kırabilir, yırtabilirsin. Peki hangisi daha güçlüdür? Yerinde duran hiç bir işe yaramayan kaya mı yoksa doğru rüzgarla göklere süzülen uçan uçurtma mı? Biz her zaman güçlü olmak zorunda değiliz. Kaybedecek şeyi olmayanlar yani arkadaştan, aileden, sevgiliden yoksun olan kişiler kaya gibidir. Ama asıl güç zayıflıktadır, duygusal olmaktadır. Kaybedecek şeylerimizin varlığı kadar zayıfız, duygusalız ama aynı zamanda güçlüyüz. Şu hayatta kaya gibi değil uçurtma gibi olmalıyız. Doğru rüzgarlarla havada süzülebilmeli olayların üzerine çıkabilme gücüne sahip olmalıyız. Maharet kaya gibi sert olmakta değil, uçurtma gibi kırılgan olunmasına rağmen göklerde süzülebilmektedir.

Hiç yorum yok:

Yorum Gönder