Nefret çok tehlikeli bir duygudur. İçki, kumar, seks gibi bağımlılık yaratır. Farkında olmadığımız bir bağımlılıktır ve zihnimizi sürekli öfke bölgesinde tutan tuzak bir duygudur. Ülkeyi yöneten politikacıya nefret duyabiliriz, mültecilere nefret duyabiliriz, bize kötülük eden birine nefret duyabiliriz. Bakın nefret öfkeden farklı bir durumdur. Öfke anlık cereyan eder ve geçicidir. Nefret ise kalıcı ve süreklilik haline gelen bir durumdur. Bir şeyi sevmek gibi bir şeyden nefret etmek de o şeye tersinden bağlandığımızın ve aslında ona değer verdiğimizin göstergesi değil midir? Eğer bir şeye nefret duyuyorsak daha sabah uykudan gözümüzü açtığımız anda pusuda bekleyen nefret arıları zihnimize hücum eder ve beynimizi iğnelemeye başlarlar. Nefret ettiğimiz şey odağımıza yerleşir. Nefret objesine odaklanmak çok tehlikeli bir durumdur. Zihnimiz tıpkı Google gibi çalışır. Misal büyük şehirde yaşıyorsunuz ve belediye başkanından nefret ediyorsunuz. Odağınızda başkan var yani Google'ın aramasına "Başkan" ı girmişsiniz. Arkadaşınızla buluşacaksınız ve kahve içeceksiniz. Yürüyorsunuz ve metroya bineceksiniz. Metroyu görünce " Bu metroyu başkan yaptı. Hay ben o başkanın şarap çanağına... " diye saydırmaya başlıyorsunuz. Sonra arkadaşınızla buluşuyorsunuz. Bir kafedesiniz. Keyifle kahvenizi içerken bir belediye otobüsü görüyorsunuz ve "Otobüs" , " Belediye " kelimeleri " Başkan " çağrışımı yapıyor ve siz yine huzurunuzu yitirip başkana sövüyorsunuz ( İlla dışınızdan değil, içinizden de olabilir ) sövdükçe öfkeleniyorsunuz, öfkelendikçe bir girdaba giriyorsunuz ve psikolojiniz giderek bozuluyor. Nefret etmek odağınıza bir obje almaktır. Odağınızdaki obje günlük hayatta alakasız şeylerden bile nefret ettiğiniz kişiye çağrışım yapar ve sizi nefretin tutsağı haline getirir. Bu durum psikolojik rahatsızlıklara neden olur. O yüzden nefretten uzak duralım. Bende geçmişte normal bir insanın ömürboyu nefret etmesini gerektireceği insanlarla karşılaştım. Kötülüğe maruz kaldım. Nefret ettim, öfkelendim o kötü insanlara karşılık vermeyi düşündüm. Ama sonra çözümün bu olmadığını anladım. Hayatla helalleştim. Bana zarar verenleri ve verecekleri affettim. İnanın gerçek huzur affetmekten geçiyor. Siz siz olun nefretin tuzağına düşmeyin ve şu şözü unutmayın: Allahım, bana değiştirebileceğim şeyler için güç ver. Değiştiremeyeceğim şeyler içinse sabır ver.
Hiç yorum yok:
Yorum Gönder