Akıllı köprüyü arayıncaya kadar deli suyu geçer diye bir atasözümüz var. Bir hedefe varmak için ideal şartların önümüze hazır olarak konmasını beklemekten çoğu zaman o ilk adımı bi türlü atamayız. Halbuki hayat statik bir şey değil dinamik bir şey. Bir iş için harekete geçtiğimizde evren bizim niyetimize göre kolaylıkları önümüze koyabilir. Uçurumun üzerine köprüyü kurabilir, nehrin karşısına geçmek için önümüze bir sal bırakabilir. Şunu unutmayalım: kader gayretin dostudur. 2013 sonbaharını hatırlıyorum. Ekim ayında Avrasya Maratonunda asyadan avrupaya boğaz köprüsünden koşarak geçmiş ve on kilometrelik yarışı tamamlamıştım. Birden bire aklımda bir ışık yandı ve ben 42 kilometre maraton koşacağım dedim. Bunu da Ocak ayında Mısır'da yapacağım dedim. Yarışa sadece üç ay vardı ve benim hayatımda koştuğum en büyük mesafe 21 kilometre ile biri Hırvatistan'da biri Antalya'da olmak üzere iki adet yarı maratondu. O iki yarı maratondan sonra yorgunluktan öldüğümü ve ufak tefek sakatlıklar yaşadığımı hatırlıyorum. Mısır'daki maratona hazırlanmam için şimdi her hafta sakatlık yaşadığım 21 km ve üstünü koşmam gerekiyordu. Pazarları uzun koşular yapmam gerekiyordu. Birinci hafta 17 km yaptım. İkinci hafta 20 km. Üçüncü hafta 23 sonra 26 sonra 29 sonra 32 km. Bu uzun mesafeleri yaparken attığım adımıma ve koşu stilime dikkat ettim sakatlanmamak için. Tabi internetten 42 kilometre bir full maratona nasıl hazırlanılacağına da okudum. Maraton için en az iki kez 30 km üzeri koşmanız gerekiyor denmişti. Bu şartları sağladım ve ocak ayında Mısır'a gittim. Kahire'de iki gün kalıp piramitleri falan gezdim müzeleri ziyaret ettim. Oradan trenle yarışın yapılacağı Luksor'a gittim. Hesaba katmadığım bir durum vardı. Ben maratona Türkiye'de kış şartlarında serin havada hazırlanmıştım. Mısır'da ise sıcak hava ve çöl şartları vardı. Sonuçta kanter içinde ağlaya ağlaya vücudumu son raddesine kadar zorlayarak 42 km maratonu bitirdim. O akşam güneş güzeller güzeli Nil nehrinin ardına batarken yapılan törende madalyamı ve sertifikamı aldım. Muhteşem bir deneyimdi. Pek çok bilinmezle ve soru işaretiyle çıktığım Mısır Maratonu serüvenim mutlu sonla bitti. O zaman şunu anladım. Kader gayretin dostuydu. Foto: 2013 Luksor
Hiç yorum yok:
Yorum Gönder