Şık, Hüseyin Rahmi Gürpınar'ın ilk eseri. Çok genç bir yaşta yazmış. Bu kitabı Ahmet Mithat Efendi okuyor ve karşısındaki Gürpınar'a " Bunu sen yazmış olamazsın söyle kimden yardım aldın çocuk? " diyor. Gürpınar o zaman genç, toy... Gözünden yaşlar süzülüyor. Göz yaşlarını gören Ahmet Mithat Efendi " Tamam çocuk sana inandım " diyor ve o tarihten sonra bu genç yazara hamilik ediyor. Gürpınar'ın kendine has bir mizah anlayışı var. Okura kahkahalar attırmayı başarıyor. Bu kitapta Şık adında 1800 ler İstanbul'unda yaşayan batı özentisi kıyafetler giyen ve entellektüel pozlarına bürünmeye çalışan ama cahilliğiyle ve rüküşlüğüyle komik duruma düşen, aşkı para yedirdiği metresiyle münasebette arayan ve gerekli parayı temin etmek için her türlü ahlaksızlığı yapan, saf karaktersiz bir gencin ibret verici hikayesine tanık oluyoruz. Gürpınar'ın ona hamilik eden bir Ahmet Mithat Efendisi olmuş. Acaba elinde yazılmış ama 2017 den beri yayınevleri tarafından defalarca reddedilmiş 4 roman ve bir şiir kitabı bulunan şuan beşincisini yazan bendeniz Onur Savaş'a el verecek ve Hamim olacak bir Ahmet Mithat Efendi çıkacak mı? Ben yaptığım işi iyi yapmaya çalışıyorum, 2013 den beri her gün yazıyorum ilham almak için her gün okuyorum. Eski bir atlet olmamın ve 42 km maratonlar koşmamında yazarlık serüvenime katkısı oldu. Yazmak da uzun bir koşu yarışına hazırlanmaya benziyor. Uc uca eklenmiş antrenmanla geçen günlerin oluşturduğu aylar boyunca nasıl koşuyorsanız yazarkende hergün ufak adımlar atıyorsunuz ve bu küçük yazılar birbirlerine eklemlenip romanları oluşturuyor. Koşunun ve yazmanın, her ikisininde bir matematiği var. Koşarken doğru stille koşmalı yazarken doğru teknikle yazmalısınız...Bir gün talihimin döneceğine inanıyorum. Çalışmaya devam! Taşı delen suyun gücü değil damlaların sürekliliğidir.
Hiç yorum yok:
Yorum Gönder