21 Şubat 2025 Cuma

Liyakat

 Dokuz kadın bir bebeği bir ayda doğuramaz. Bu sözü sevdim. Şu sıralar okuduğum Amerikalı yazar Adam Fawer'ın Mobius adlı kitabında geçiyor. Biraz futboldan bahsedeceğim. Futbolda sadece çok koşmak geçerli olsaydı dünyanın en büyük futbolcuları koşucular, atletler olurdu. Bir takıma on bir tane koşan adam koyun o takım belki orta sıra takımı olur ama asla şampiyon olamaz. Teknik, kreatif oyuncular lazım bir takımın takım olabilmesi için. Sergen gibi, Alex gibi, Hagi gibi... Özel sektörde ve Devletde bu mantığın sıkıntısını çok çekiyoruz. Hepsinde şişirilmiş kadrolar ama iş yapan yani çocuğu doğuracak kişi yok. Bir doğumun şartları vardır. Annelik özel bir durumdur. O yüzden patronlar hep bu dokuz kadın bir bebeği bir ayda doğurur yanılgısına düşüyor.  " Eğer dokuz tane mühendis çalıştırırsam bu iş bir ayda biter " gibi. Yok o öyle değil. İşin erbabı bir kişi dokuz vasıfsız kişinin yapabileceği bir işi tek başına yapabilir. Son yıllarda ülkemizde liyakatsizlik en önemli sorunların başında geliyor. Sınavlardan yüksek puan almış nice yetenekli genç "Mülakat" denen şeye takılıyor ve ataması yapılamıyor. Ama eğer " Partiliysen " o mülakatı geçiyorsun ve işine yerleştiriliyorsun. Ülkemizi yöneten sayın muhteşem muhteremlerin döneminde birde " Bankamatik" memurları çıktı. Bu zatlar hiç çalışmadan aybaşı geldi mi maaşlarını çekiyorlar. Sorsan bunlar beş vakit namazında müslümanlar. Allah " Bana kul hakkıyla gelmeyin " diyor. Bunlar yandaşlarını işe almak için icat ettikleri " Mülakat " dedikleri garabetle binlerce kişinin kul hakkını yiyorlar. Sonrada yurt dışına neden beyin gücü yaşanıyor diye hayıflanıyoruz.

Hiç yorum yok:

Yorum Gönder