1 Ekim 2022 Cumartesi
Öğretmenim Bu İşte Bir Yanlışlık Var
İnsanlar eşit doğar ancak büyürken ve yaşarken bir manavın sandığında ki taze, çürük meyveler olarak sınıflandırılırlar. Ne oluyoruz hakikaten anlamıyorum. Bir kız çocuğu gurubunun oyuncak bebekleri varsa o çocuklar birbirleriyle oyuncaklarını paylaşırlar oyunlar oynarlar. O çocuklar birbirlerini severler. Çünkü onlar birbirleriyle en değerli hazineleri olan hayallerini paylaşırlar. Çocuklar Tanrıdır! Bir çocuk gözleri hiç kıpırdamayan, nefes alıp vermeyen, teni plastikten olan bir oyuncak bebeğe hayat verebilir. Ona “ Sen benim çocuğumsun. Ben senin annenim “ der. Bebeği dizlerinin üzerine yatırır sallamaya başlar. Karnı acıkan bebeğe süt şişesinden süt verir ve karnını doyurur. Böylece birkaç dakika içinde plastik oyuncak bebek gerçek bir bebeğe dönüşmüş olur. Çocukların Tanrısal güçleri vardır. Oyuncak bir bebeği diriltebilir, boş bir arsada arkadaşlarıyla top oynarken sekiz yaşında ki halinden otuz yaşındaki Cristiano Ronaldo’ya dönüşüp büyüyebilir, boş arsayı binlerce seyircinin kendisine tezahürat yaptığı bir stadyuma çevirebilir. Tanrının kanı hayal gücüdür. Ve her insan yeni doğduğunda ruhunda Tanrı’nın kanından taşır. Tanrı’nın kanı evrenin her köşesinde her zerresindedir. Çocuklar tüm o akıllı telefonların, tabletlerin ve bilgisayarların üst modelidir. Biz büyükler telefonlarımızla internete bağlanırız. Çocuklar ise saf ruhlarının yücelttiği zekalarıyla hayalnete bağlanırlar. Evet hayalnet. Yani Tanrının üstün kullarına bahşettiği hayal gücü. Siz bunu ayrıca ilham olarak da biliyorsunuz. Çocuklar Tanrının şifalı kanına akıl kepçelerini daldırırlar ve oradan ilham çıkarırlar. Yalnız bu hikayede iyiler ve kötüler de varlar. İyiler çocuklar, kötüler ise vampirler. Vampir dediğim için merak etme sevgili okur bu bir korku yazısı değil. Şöyle izah edeyim. Bu vampirler: çocukların farklılıklarını tornalayıp yok eden kötü eğitim sistemi, zihinlere gelecek kaygısı ve çok matah bir şeymiş gibi zengin olma gibi motivasyonları yükleyen ve insanları plazalara hapsolmuş modern köleye çeviren iş ve çalışma dünyası ve farklılıkları örseleyip sindiren eski köye yeni adet çıkarmacılardan oluşur. Bu vampirler çocuk kanını yani Tanrı kanını çok severler. Ve çocuklar büyümeye başladıklarında başlarına üşüşürler emerler, emerler, emerler… Ve çocukları ruhlarını ve hayallerini kaybetmiş zombilere çevirirler. Ancak istisnai durumlarda vardır. Bu çocukların aralarından vizyoner devlet adamları, sanatçılar ve bilim adamları vardır. Bu kişiler çocukken vampirler onlara dadandığında vampire sarımsağı gösterebilmiş kişilerdir. Her birimiz aslında Tanrı’nın kanını taşıyoruz bunu unutma sevgili okur. Büyük hedefler başarabilmek ya da büyük hedef de şart değil hayatımızda yolunda gitmeyen şeyleri değiştirebilmek yada istediğimiz hedefe ulaşabilmek için hayal gücümüzü kullanmamız gerekiyor. E nasıl mı olacak? Çocukluğuna dönmen yeterli sevgili okur.
Kaydol:
Kayıt Yorumları (Atom)
Hiç yorum yok:
Yorum Gönder